TÜİK’in açıkladığı son enflasyon verileriyle birlikte kira zam oranı yüzde 48,73’e yükseldi. Ev sahipleri bu oranla kiralara rekor düzeyde artış yapabilecek. Büyük şehirlerde kiracılar için maliyetler katlanıyor.
Konut kiralarında yıllardır devam eden artış, Mayıs ayında bir kez daha tırmanışa geçti. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Nisan ayı enflasyon verilerini açıklamasının ardından kira artışlarında dikkate alınan TÜFE ortalaması da netleşti. Açıklanan yüzde 48,73’lük oran, kira kontratını bu ay yenileyecek olan kiracılar için ciddi bir mali yük anlamına geliyor.
Yüzde 48,73’lük artış oranı, kiracılar için büyük farklar yaratıyor. Örneğin şu an 25 bin TL kira ödeyen bir kişi, bu oranla birlikte yeni dönemde 37 bin 182 TL’ye kadar ödeme yapmak zorunda kalacak. 50 bin TL kira ödeyen bir kiracı ise yeni zamla birlikte tam 74 bin 365 TL’yi gözden çıkarmak durumunda kalabilir.
Özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi metropollerde kira seviyeleri halihazırda yüksekken, bu artışlarla birlikte dar ve orta gelirli vatandaşların yükü daha da ağırlaşacak.
Mayıs ayında kira sözleşmesini yenileyecek ev sahipleri, artık yasal olarak yüzde 48,73’e kadar zam yapma hakkına sahip. Ancak burada önemli bir detay var: Bu oran yalnızca konut kiralarında geçerli. İş yerleri için serbest piyasa koşulları geçerli olduğundan, iş yeri kiralarındaki artışlar bu oranın da üzerinde olabiliyor.
Ev sahipleri için bu gelişme, yükselen enflasyona karşı kira gelirlerini koruma adına bir fırsat sunarken, kiracılar içinse ciddi bir bütçe daralması anlamına geliyor.
Gayrimenkul piyasası uzmanları, mevcut kira artışlarının toplumsal etkileri konusunda uyarılarda bulunuyor. Büyükşehirlerdeki konut arzı yetersizliği ve alım gücünün düşmesi, özellikle kiralık konut piyasasını daha da sıkıntılı hale getiriyor. Uzmanlara göre bu zam dalgası, önümüzdeki aylarda sosyal sorunlara da zemin hazırlayabilir.
Kira artışlarının hızla tırmandığı bu dönemde, hem ev sahiplerinin hem de kiracıların karşılıklı anlayışla hareket etmesi büyük önem taşıyor. Bazı uzmanlar, makul oranda yapılan artışların her iki taraf için de sürdürülebilir çözüm sunabileceğini savunuyor. Hukuki danışmanlık almak ve zam sınırlarını doğru analiz etmek, özellikle kiracılar açısından kritik bir adım olabilir.
