Başarılı oyuncu Eylem Tanrıver, estetik operasyonlar sonrası iki ayağında kısmi felç oluştuğunu açıkladı. Yaşadığı süreç için ‘sağlık şiddeti’ ifadesini kullandı.
Tiyatro ve dizi oyuncusu Eylem Tanrıver, geçirdiği estetik ameliyatlar sonrası yaşadığı sağlık skandalını kamuoyuna duyurdu. Tanrıver, daha önce olduğu mide küçültme ameliyatı sonrası oluşan sarkmaları aldırmak için kol germe, uyluk germe ve meme küçültme operasyonu geçirdi. Ancak bu operasyonların ardından hayatı tamamen değişti.
Ameliyatın yaklaşık 6 saat sürdüğünü söyleyen Tanrıver, doktorların izni ve bilgisi dışında tıbbi literatürde “litotomi” olarak geçen pozisyonda tutulduğunu, bu pozisyonda uzun süre kalmasının ardından siyatik sinirlerinde kalıcı hasar oluştuğunu belirtti. “Ayaklarımı hissetmiyordum. İlk başta bunun geçici olduğunu düşündüm ama zamanla felç kaldığımı anladım,” diyen oyuncu, duygularını şöyle dile getirdi:
“Beni muhtaç ettiler. Çocuğumun sınavında yanında olamadım. Hayatımdan çaldılar.”
Tanrıver, sadece hareket kabiliyetini değil, aynı zamanda sağlığını ve estetik bütünlüğünü de kaybettiğini söyledi. Dikiş yerlerinde açılmalar, enfeksiyon, nekroz ve doku kayıpları yaşadığını anlatan oyuncu, fiziksel görünümünde ciddi deformasyon oluştuğunu ifade etti.
Operasyonun yapıldığı hastanede yoğun bakım ünitesinin olmadığını ve komplikasyonlar başladığında kendisinin başka bir hastaneye gönderildiğini belirten Tanrıver, “Beni mahalle arasında bir hastaneye ambulansla bıraktılar. Fizik tedavi sürecim İzmit’te devam etti, sonrasında evde fizyoterapistle tedavi oldum” dedi.
Estetik sonuçlardan da memnun kalmayan Tanrıver, bacaklarının yanlış dikildiğini ve tüm estetik operasyonların yeniden yapılması gerektiğini vurguladı. “Kolumu kaldıramıyorum, yürüyemiyorum. Bu halde çalışmam mümkün değil. Gelen teklifleri geri çevirmek zorunda kalıyorum,” sözleriyle mesleki kayıplarına da dikkat çekti.
Eylem Tanrıver, sorumlulara karşı hukuk mücadelesi başlattığını duyurdu. Doktor ve hastane hakkında dava açtığını ancak hastane avukatlarının arabuluculuğa bile yanaşmadığını söyleyerek tepkisini dile getirdi: “Suçlu benmişim gibi davranıyorlar. Bu bir sağlık skandalı değil, doğrudan sağlık şiddetidir.”
